Oksidasyon ve Koenzim Q10
Oksidasyon ve Koenzim Q10 arasındaki ilişki, uzun zamandır artan bir biçimde araştırılmaktadır; geçtiğimiz yüzyılda sağlık alanındaki gelişmeler, insanoğlunun ortalama yaşam süresinin uzamasına ve yaşlı nüfus oranının dramatik bir şekilde artmasına katkıda bulunmuştur. Nüfusun yaşlanması, kronik ve bulaşıcı olmayan hastalıkların görülme sıklığında doğal olarak ciddi bir artışa yol açmakta ve bu durum ülkelerin genel sağlık harcamaları üzerinde baskı oluşturmaktadır. Kalp hastalığı ve inme gibi kardiyovasküler hastalıklar son 15 yılda küresel ölçekte önde gelen ölüm nedenleri olmaya devam ederken kanser, diyabet ve Alzheimer hastalığı gibi diğer bulaşıcı olmayan hastalıklar da küresel ölüm nedenleri listesinde ilk on sırada yer almaktadır.
Bulaşıcı olmayan hastalıklar, dünyada büyüklük olarak neredeyse salgın boyutlarına ulaşmış olsa da önlenebilir hastalıklardır; risk faktörlerinin kontrolü, erken teşhis ve yeterli tedavi yoluyla önemli ölçüde azaltılabilirler. DSÖ, yaşlanmayı, kronik hastalıkları ve erken ölümleri ve bunların risk faktörlerini önlemek ve geciktirmek için aktif yaşlanma ile ilgili bir politika çerçeve çalışması yayınlamış ve 2030 yılına kadar bulaşıcı olmayan hastalık ölümlerinin üçte bir oranında azaltılmasını ana hedef olarak belirlemiştir.
FDA (U.S. Food and Drug Administration: Amerika Birleşik Devletleri Gıda ve İlaç Dairesi) tarafından onaylı bir ilaç olmayan ancak gıda takviyesi olarak satılan Koenzim Q10, balık yağı ve multivitaminlerden sonra en çok tüketilen üçüncü besin takviyesidir.
Koenzim Q10, güçlü antioksidan aktivitesi ve mitokondriyal enerji üretimindeki fizyolojik anahtar rolü ile dünyada ölüm nedenleri arasında ilk 10'da yer alan kardiyovasküler hastalıklar, nörodejeneratif bozukluklar, kanser ve diyabet gibi oksidatif stresin önemli rol oynadığı hastalıkların tedavisinde potansiyel bir aday olarak değerlendirilmektedir. CoQ10 takviyesinin sayılan bu durumlardaki yararlarına ilişkin olarak artan bilimsel kanıtlar Koenzim Q10’a talebin artmasına neden olmuştur.
"Ubikinon" olarak da bilinen Koenzim Q10, neredeyse tüm canlı hücrelerde bulunan yağda çözünen vitamin benzeri bir maddedir. Hücre içi solunum zincirinde elektron taşıyıcısıdır ve enerjiyi vücut için verimli bir şekilde yakıta dönüştürmeye yardımcı olur. CoQ10, ATP sentezindeki rolü nedeniyle vücuttaki tüm hücrelerin özellikle de yüksek enerji ihtiyacı olanların işlevini etkiler ve organların sağlığı için onu gerekli hale getirir. CoQ10 endojen olarak sentezlenen, proteinlerin, lipidlerin ve DNA'nın oksidasyonunu etkin bir şekilde önleyen tek yağda çözünür antioksidanımızdır. CoQ10 ortalama bir diyet ile günde 10 mg'dan daha az miktarda alınır ayrıca yaşlanma, stres, bazı ilaçlar ve yorucu egzersiz veya yaşam tarzıyla ilgili diğer faktörler vücuttaki CoQ10 seviyelerini azaltabilir.
Referanslar
1. Mantle D,et al. Coenzyme Q10 Metabolism: A Review of Unresolved Issues. Int J Mol Sci. 2023 Jan 30;24(3):2585.
2. Arenas-Jal M, et al. Coenzyme Q10 supplementation: Efficacy, safety, and formulation challenges. Compr Rev Food Sci Foo Saf. 2020 Mar;19(2):574-594.
3. Mantle D, et al. Bioavailability of Coenzyme Q10: An Overview of the Absorption Process and Subsequent Metabolism. Antioxidants (Basel). 2020 May 5;9(5):386.
4. Terao K, et al. Enhancement of oral bioavailability of coenzyme Q10 by complexation with c-cyclodextrin in healthy adults. Nutrition Research, 2006;(26)10:503-508.